Yunanistan'da AB tarım sübvansiyonlarında yolsuzluk şüphesiyle 37 kişi gözaltına alındı.
AB Başsavcılığının soruşturmasında 19,6 milyon zarara yol açan yolsuzlukta kamu kuruluşu Opekepe'nin de adı geçiyor.
AB Başsavcılığının yolsuzluk soruşturması kapsamında Yunanistan'da polis geniş çaplı operasyon düzenledi. Aralarında başkent Atina ve çevresi, Selanik ve Girit Adasının da bulunduğu çeşitli noktalara baskın yapan polis, AB sübvansiyonlarında usulsüzlük yaptıkları gerekçesiyle 37 kişiyi gözaltına aldı.
AB Başsavcılığından yapılan açıklamada, yolsuzluklardan 324 kişinin fayda sağladığı, bu kişilerden 42'sinin suç örgütü üyesi olarak sınıflandırıldığı ve görünüşe göre tarım sektörüyle hiçbir ilgilerinin olmadığı kaydedildi. Açıklamada yolsuzluklar sonucu zararın 19,6 milyon eurodan fazla olduğu bildirildi. AB kasasından Yunan çiftçilere yılda 3 milyar eurodan fazla kaynak aktarılıyor.
Olimpos Dağı'nda muz tarlası
AB Yolsuzlukla Mücadele Ofisi (Olaf), 13 Ekim'de, AB fonlarının Yunan çiftçilere ödenmesinden sorumlu olan kamu kuruluşu Opekepe'ye baskın düzenlemişti. AB Başsavcılığı soruşturmasında elde edilen bilgilere göre "en az 2018 yılından bu yana" çok sayıda usulsüzlük tespit edildi.
Bunlar arasında arkeolojik alanlarda hayvan otlakları, askeri bir havaalanında zeytinlikler ve Olimpos Dağı'nda muz tarlaları bildirilmesi, ayrıca hayvan sayılarının belgelerde gerçekte olduğundan fazla gösterilmesi gibi örnekler sıralandı.
Gözler Başbakan Mitsotakis'e çevrildi
AB Başsavcısı Laura Kövesi, Ekim ayı başında Yunanistan'a gerçekleştirdiği ziyarette kamu kuruluşu Opekepe'yi sert bir şekilde eleştirmiş, Opekepe'nin "yolsuzluk ve kayırmacılıkla" özdeşleştiğini, "yıllar boyunca memurlar ve üst düzey yetkililerin yardımıyla Avrupa'nın paralarının zimmete geçirildiğini" söylemişti.
Skandal, Başbakan Kiryakos Mitsotakis üzerindeki baskıyı artırdı. Soruşturmaya göre yolsuzluk vakaları Girit Adası'nda yoğunlaşıyor ve Mitsotakis'in ailesi Ada'da büyük nüfuza sahip.
Mitsotakis, skandalla ilgili yaptığı açıklamada konunun açıklığa kavuşturulacağı, "hırsızların" cezaevine gönderileceği ve paraların geri alınacağı güvencesi verdi.
DW
